StatCounter

Terleyen bir at dedi ki:

27 Nisan 2024 Cumartesi

Kalemine Misafir

Od'unu da kırardım oysa
Suyunu da taşırdım
Düşeceğin tüm çukurları kapardım da

Bana diline yeltenen ağacı göster
Çıkalım bu bahçeden, elma de
Söz dile benden testimi dağıt
Ayır koskoca dağları iklimlerinden

Sustun sen susunca bitti aniden telaş
İçlendin, dilinden düşmeyen bir denize
Bakıp o kızın gibi büyüttüğün denize
Niyedir sularsın tohumun kısırını
Ekmeğin bayatını
Kana kana suyun 
Acısını
Niyedir 
Erguvanlar yeşermez bahçemizde

Oysa bilmez
İnsanın çarmıhı da dilindedir 
Asası da acıyı ilk kez tutulduğu yerden devşirir
Sen ne kadar inkar edersen et
Bir elin durmadan göğsüme yeltenmektedir
Biliyorsun, adın gibi biliyorsun 
Kurtlanmış bir tabaktır bu dünya
Sevinçleri rahim
Üzünçleri dilemma 

Görüyorsun
Bu ayarsızlığı, bu Allah'sızlığı 
Bu yalnızlığı iki eli arkasında kavuşmuş 
Dönecek bir yön bırakmamış bana
Bunların hepsini biliyorsun

Biliyorsun, peki bana ne diye bu histerikli yüzünle gülüyorsun
Şu dünya seninle çekilecek bütün resimlere vardım
Gittin
Gidişine verilecek başka bir poz bulamadım

Sesimden ötesini istemedin bedende 
Bir şiir miktarınca yer almak kalemimden
Misafir ne kelime ev sahibiydin
Vallahi de sen billahi de sen
Tesbih tesbih döküldün dişlerimden


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder