şairane yılları geçtik geçeli
kanımız laciverdi bulantımız denizden
ah bizi mi terk ediyor şu gençlik
yoksa biz mi doludizgin kaçıyoruz ondan
şöyle demişti bencil
iki gün önce dindi yağmur geçicidir belki
yine de kutlanmaya değer
kutlanmaya değer günlerim birikti
yüzümdeki çizgiler ütüsüz gömleklerim
unutulan doğum günleri ve beklenenler
neyse bunlar bir kenarda dursun halin hatırın nasıl
ben koşup duruyorum işte
bazen sadece koşup
bazen sadece duruyorum
ama durup düşünmüyorum
dünyanın saatte 1670 km ile dönüşünü
yer çekiminin saçmalığını ya da
ya da 1670 ile kendime varışımı
sartre dünyadan mı tiksiniyor kendinden mi
ismet özelin gençliğini neden özlüyoruz
neden baba ocağı
neden amerikan doları
neden mavi gök
neden istanbul
hala aynı şehirde yaşıyorum işte
tarihi seks işçisi ve varoşlarıyla suriçinde
çarpışık bir cumhuriyeti avcunda tutan
sıraya durmuş bir dizi uçak her gece
bir yanlışı düzeltir gibi geçiyor üstümüzden
şu yan yana durmuş yüksek binalar
kıyam etmiş apartanlar ve trafik lambaları diyor ki
inanmayın demokrasiye
bir günün provası yapılıyor sanki
biri hariç tüm hayvanlar tav olmuş gemiye
baloncular nöbet tutuyor
kimse sıkmasın ne olur kimse sıkmasın diye göğe
akıp gidiyor zaman
diyor ki 1670 ile ne bırakıyorsun geriye
biraz şiir, biraz kadın ve yırtık bir elbise
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder